Hakkımızda

Açıklama Metni..

İletişime Geçin

123/A, Miranda City Likaoli Prikano, Dope United States

+90 555 555 55 55

[email protected]

Kronik hastalıklar ‘ın pek çoğu biorezonans metodu ile  kalıcı olarak tedavi edilebilmektedir.

Kronik hastalıkların pek çoğu için biorezonans tedavisi kalıcı olarak başarılı sonuç verebilmektedir. Şimdi bu hastalıklardan bazılarını özel olarak inceleyelim.


İrritabl bağırsak sendromu biorezonans ile tedavi edilebilir mi?

İrritabl bağırsak sendromu biorezonans metodu ile kalıcı olarak tedavi edilebilmektedir. Bağırsaklarımıza artık ikinci beyin diye hitap ediyoruz. İkinci beyin olma sebebi de bağırsaklarımıza beynimizden ulaşan vagus sinirinin olması, beynimizde emosyonel merkez dediğimiz amigdalanın direkt bağırsaklar üzerinde etki etmesi ve bağırsaklarımızdaki hücreler tarafından beyinde üretilmesi gereken nörotransmitterlerin yaklaşık 40’ının üretiminin olması. Dolayısıyla bağırsaklarımız bizim için çok önemli. İrritabl bağırsak sendromu da adı üzerinde huzursuz bağırsak sendromudur. Yani duygusal durumdan, psikolojiden, mutluluktan, öfkeden etkilenebilen bir ishal, bir kabızlıkla seyreden bir bağırsak sendromudur. Bunun tedavisi de klasik tıpta çoğunlukla antidepresanlar gibi ilaçlarla yapılır iken biorezonans ve diğer geleneksel ve tamamlayıcı tıp yöntemlerinde irritabl bağırsak sendromunun tedavisi başta beslenmeyle ve diğer vitamin minerallerle yapılabilmektedir. Aynı zamanda bu hastalığın sinir sistemi üzerindeki etkilerinden dolayı da kişinin psikolojik durumu ve sosyal durumu da önemli olduğu için bu konularda da destek verilmektedir. Biorezonans tedavisi irritabl bağırsak sendromunun tedavisinde son derece etkili bir destek tedavi metodudur.


KOAH biorezonans ile tedavi edilebilir mi?

KOAH hastalığı kronik bronşitten ve anfizemden oluşan kronikleşmiş bir akciğer hastalığıdır. Yani akciğer alveollerinin harabiyeti ve esnekliğini kaybetmesi ile beraber oluşan bir rahatsızlıktır. KOAH hastalığının gerilemesi aslında mümkündür. Çünkü bütün hücreler esnekliğini tamamen kaybetmez KOAH hastalığında. KOAH hastalığının ilerlemesine sebep olan etkenleri ortadan kaldırırsanız, örneğin kirli, dumanlı bir yerde çalışıyorsanız, sigara içiyorsanız, bunları bırakırsanız öncelikle bu hastalığın ilerlemesini durdurma şansınız var. Beraberinde yapılacak bazı değişikliklerle ve tedavilerle tabii hastalığın etken olduğu problemleri ortadan kaldırma şansı var. Özellikle biorezonans metodu ile biz bu uygulamayı yapıyoruz. Ve hastalığı bir miktar da olsa geriletilme şansı var ki bu da hastanın yaşam kalitesi ve konforunu artıran bir durumdur. Bizler biorezonans metodu ile KOAH hastalarında akciğeri etkileyen çevresel faktörleri özellikle toksinleri, virüsleri, bakterileri, parazitleri ortadan kaldırarak akciğerin öncelikle rahatlamasını sağlıyoruz. Bununla birlikte vital kapasiteyi artıracak tedaviler ekleyerek kişinin yaşam kalitesi ve konforunu artırarak hastalığının da gerilemesini sağlıyoruz.

İnsülin direnci biorezonans ile tedavi edilebilir mi?

Klasik tıpta insülin direnci ile ilgili verilen bazı ilaçlar olsa da bunlar direkt insülin direncini tedavi etmede çok yeterli değildir. Burada en önemli şey insülin direncini yenebilmek için beslenmemizi planlamaktır. Ve bunun yanında da özellikle biorezonans metodu gibi fonksiyonel tıp yaklaşımı gibi metotlar ile insülin direncini çok rahat yenebilir ve tedavi olabilirsiniz.

İmmun yetmezlik biorezonans ile tedavi edilebilir mi?

İmmun yetmezlik tedavisinde biorezonanstan etkili bir şekilde faydalanabiliriz. Vücudumuzda hastalıklar ya çevresel ya da genetik nedenlerle oluşur. Çoğu zaman ikisi bir arada da görülebilir.

Yani genetik bir sıkıntımız varsa bile üzerine eklenen çevresel faktörler (virüs, bakteri, parazit gibi) bardağı doldurur, bir noktadan sonra bardak taşar. Bardağın taştığı nokta immun sistemimizin yetmezlik ya da zorlandığı noktadır. Tedavisinde de biorezonans metodu ile yaptığımız bir kan testi ile vücudumuzdaki çevresel faktörler tek tek tespit edilir. 14 ayrı parametreden 6400’den fazla madde taranır. Alerjilerimiz, gıda, aşı alerjilerimiz, virüs, bakteri, parazit gibi hatta kanser hücrelerine kadar birçok faktör test edilir. Ve çıkan sonuçlara göre biorezonans metodu ile tek tek temizlenerek gerek ters frekans gerek desteklenerek bunların hepsi temizlenir. Ve sonrasında da bağışıklığımıza destek verilerek detoksifikasyon yaparak immun yetmezlik tedavi edilerek desteklenir.

Polikistik over biorezonans ile tedavi edilebilir mi?

Polikistik over tedavisinde ameliyatı en son düşünmek gereklidir. Çünkü polikistik over olan hastalarda progesteron, östrojen dengesinde sorun vardır daha önce başka problemleri vardır. Alt yapısında başka nedenler vardır. Dolayısıyla öncelikle bu hastalarda başta biorezonans tedavisi olamk üzere ameliyat harici tedavi şekillerini düşünmek lazım gelir. Polikistik over hastalığının birçok nedeni olabilir. Hormonal dengesizlikler, tiroid sorunu, iyot eksikliği söz konusu olabilir. Öncelikle bunları tedavi etmek lazım ki bunların da hem doğal bir şekilde doğru bir beslenme ile iyot desteği ile biorezonans metodu gibi metotların kombinasyonu sayesinde çok rahat ve etkili bir şekilde tedavi edebilmekteyiz.

Diyabet biorezonans ile tedavi edilebilir mi?

Diyabet tedavisine geçmeden diyabetin çeşitleri var, bunları paylaşalım. Tip 1 diyabet, tip 2 diyabet, hatta son zamanlarda tip 3 diyabetten de söz ediliyor. Tip 1 diyabet daha çok otoimmun bir rahatsızlıktır. Biorezonans tüm diyabet hastalıklarının tedavisinde etkilidir. Tip 1 diyabette otoimmun kuralları uygulayarak biorezonans tedavisi uygulanır. Yani kişinin yaşam kalitesi ve konforunu artırarak, şeker regülasyonunu daha kolay sağlayarak ve vücudunun bağışıklığını sağlayarak biorezonans tedavisinden tip 1 diyabette etkin şekilde faydalanmak mümkündür. Tip 2 diyabette insülin bağımlı bir diyabet şekli değildir. Tip 2 diyabette de biorezonans etkilidir. Hatta tip 1 diyabete göre daha çok etkilidir. Bu hastalarda hastanın hem beslenme desteğini net bir şekilde sağlamak gerekiyor. Biorezonansta şeker metabolizmasını düzenleyebiliyoruz. Biorezonansta karbonhidrat metabolizmasından tutun da yağ, protein metabolizmasını dengeleyebiliyoruz. Ayrıca özellikle gıda intoleransları başta olmak üzere candida gibi, bağırsak parazitleri gibi pankreasa ve insülin metabolizmasına, besin metabolizmalarına etki eden nedenleri de biorezonans ile ortadan kaldırabiliyoruz. Bunların hepsini toparladığımızda da hasta tip 2 diyabetten tedavi olmuş oluyor ve tabii ki beslenmesini ve yaşam kalitesini, sosyal düzenini sabit ve dengeli tutmak kaydıyla…

Reflü, gastrit ve ülser gibi mide hastalıklarının biorezonans metodu ile tedavi süreci nasıldır?

  • Tedavi muayene ve anamnez süreci ile başlar. Dr. Sinan Akkurt tarafından kişinin yaşam şekli, alışkanlıkları incelenir ve kişiye özel bir program önerilir.
  • Biorezonansa özel kan testi ile reflü, gastrit ve ülserin rahatsız edici etkilerini tetikleyecek rahatsızlıklar araştırılır. Özellikle gıda intöleransları taranır. Varsa rejimle birlikte anti frekansların verilmesi suretiyle tedavi uygulanır.
  • Mide asidini azaltıcı frekans programı uygulanır. Herhangi bir ilaç reçete edilmez.
  • Yoğun stres altındaki kişiler için anksiyete önleyici frekans programı uygulanır.
  • Tedavi, haftada bir gün, bir saatlik seanslar halinde olmak üzere 10 ila 12 haftada tamamlanır.